Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianame, düzmece diplomalarla kamu kurumlarının nasıl kandırıldığını, elektronik imza sistemlerinin nasıl istismar edildiğini ve örgütün devletin data tabanlarını nasıl değiştirdiğini gözler önüne serdi.
Savcılık, iki farklı iddianamede örgütün yollarını, alakalarını ve sızdığı kurumları detaylı biçimde ortaya koydu. Örgütün geçersiz evrakları toplumsal medya üzerinden sattığı, birtakım sürücü kurslarıyla iş birliği yaparak “50 bin liraya ehliyet ve diploma” verdiği tespit edildi.
Sahte diploma ve düzmece ehliyet düzenleyen bir hata örgütüne yönelik yürütülen soruşturma, elektronik imza üzere güvenlik sistemlerinin nasıl istismar edildiğini ortaya çıkardı.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iki farklı iddianame, dolandırıcıların prosedürlerini, kurdukları sistemi ve sızdıkları kamu kurumlarını detaylı biçimde ortaya koydu.
Örgütün, düzmece kimliklerle devlet kurumlarının üst seviye yetkilileri ismine elektronik imzalar ürettiği, bu imzalarla üniversite mezuniyet kayıtları oluşturduğu, MEB sistemine girerek uydurma ehliyet düzenlediği tespit edildi.
SAHTE KİMLİKLERLE E-İMZA ÇIKARTILDI
35 kişilik örgüt, bilhassa iki elektronik imza firması üzerinden süreç yaptı. Adana, Mersin, Hatay, Ankara ve İstanbul’daki bayilerden geçersiz kimliklerle e-imza çıkarıldı. Göç Yönetimi Başkanlığı, YÖK, BTK, Ulusal Eğitim Bakanlığı, Narkotik Şube Müdürlüğü üzere pek çok kurumun yöneticileri ismine uydurma imzalar üretildi.
Elde edilen e-imzalarla Gazi Üniversitesi, Ege Üniversitesi, Mersin Üniversitesi, İbrahim Çeçen Üniversitesi ve Milli Eğitim Bakanlığı gibi kurumların dijital sistemlerine girildi. Böylelikle uydurma kimlikler üzerinden gerçek görünümlü mezuniyet ve imtihan muvaffakiyet kayıtları oluşturuldu
Milli Eğitim Bakanlığı kayıtlarına sızılarak, başarısız adayların şoför imtihan notları değiştirildi. Lise diploması bulunmayan kişilere adapsız mezuniyet kayıtları eklendi. Savcılık, bu dokümanların “devlet kayıtlarına sızıldığı için gerçek evrak olarak kullanılacak nitelikte” olduğunu belirtti.
ÇETE ADIM ADIM BU TÜRLÜ ÇALIŞTI
Çetenin çalışma metodu genel çizgileriyle şöyle işledi:
- Üniversite ve kamu vazifelileri ismine, resmi sertifika sağlayıcı şirketlerin bazı çalışanlarıyla iş birliği yapılarak uydurma elektronik imzalar çıkarıldı.
- E-imza onay sürecinde, yetkililerin fotoğrafları çete üyelerinin kimliklerine yapıştırılarak uydurma kimlik doğrulaması sağlandı.
- Bu elektronik imzalar kullanılarak, üniversitelerin öğrenci bilgi sistemlerine yasa dışı erişim sağlandı.
- Mezuniyet kayıtları oluşturularak YÖK sistemine işlendi, mevcut öğrencilerin notları yükseltildi.
- Milli Eğitim Bakanlığı’nın sistemlerine girilerek ehliyet sınavı notları değiştirildi, başarısızlar başarılı gösterildi.
- Lise mezuniyet kayıtları da E-Okul sistemine adapsız formda eklendi.
SAHTE HUKUK VE MÜHENDİSLİK DİPLOMALARI DAĞITTILAR
Çete üyeleri, Gazi Üniversitesi’nde yetkililerin ismine düzmece e-imzalar çıkartarak öğrenci bilgi sistemine erişim sağladı. Buradan hukuk, mühendislik ve teknik eğitim fakültelerine geçersiz öğrenciler eklendi, bu bireyler daha sonra mezun gösterildi. Savcılık, uydurma mezuniyet dokümanlarıyla kamu vazifesine ya da akademik unvana ulaşan şahısların olup olmadığını başka kurumların incelemesiyle netleştirecek.
İddianamede, “A.Y., A.K.Ç., E.G., M.G., Y.M. ve Y.S. isimli şahısların farklı fakültelerden mezun gösterildiği” bilgisi yer aldı. Kayıtlar 22 Temmuz 2024’ten itibaren yapıldı, son süreç ağustos ayında gerçekleşti.
50 BİN LİRA!
Çete, toplumsal medya üzerinden duyurduğu ilanlarla ehliyet ve diploma düzenleyip 50 bin liraya kadar fiyat talep etti. Elde edilen uydurma dokümanların tamamı, kamu sistemlerine işlendiği için “resmî belge” olarak kullanıldı. Örgüt üyeleri, süreçlerin akabinde sahte dokümanları talep edenlerle irtibat kurarak süreçlerin tamamlanıp tamamlanmadığını takip etti.
Milli Eğitim Bakanlığı, kendi sistemlerine yönelik sızmayı inceleyerek şu sonuçlara ulaştı:
- “Motorlu Taşıt Şoför Kursiyerleri E-Sınav sonuçlarında başarısız olan 90 kişinin notu muvaffakiyete çevrilmiştir.”
- “Direksiyon imtihanında başarısız olan 21 kişinin sonucu değiştirilmiştir.”
- “4 kişinin lise mezuniyet kaydı sisteme yöntemsiz biçimde eklenmiştir.”
- “Aday kayıt ve adres bilgileri güncellenmiştir.”
Bakanlık bu bulguları savcılıkla paylaştı.
BU SKANDALI DA HALK TV ORTAYA ÇIKARMIŞTI! ULUSAL EMLAK’TA…
Milli Emlak Genel Müdürlüğü Genel Satış Daire Başkanı adına sahte e-imza çıkarıldığı ve bu e-imza ile sisteme giriş yapıldığı belirlendi. Daire Başkanı, “e-Devlet hesabına elektronik imzayla giriş yapıldığını öğrenince” çabucak Ankara Siber Hatalarla Gayret Şube Müdürlüğü’ne ve savcılığa başvurdu. Bakanlık, şu açıklamayı yaptı:
“Genel Satış Daire Lideri’nin kısa müddette ismine düzenlenen e-imzadan haberdar olup e-imzayı iptal ettirmesi sonucunda e-imza kullanılarak rastgele bir süreç gerçekleştirilmediği tespit edilmiştir. E-imzayı üretenler ve e-imza ile Bakanlığımız Belgenet sistemine bağlanmaya çalışan bireyler IP adreslerinden tespit edilmiştir.”
Sanıklar hangi cürümlerden yargılanıyor? İddianamede sanıklara şu suçlamalar yöneltildi:
- “Bilişim Sistemine Hukuka Karşıt Müdahale Suretiyle Haksız Çıkar Sağlama”
- “Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Başkanlığının Teşkilat ve Misyonları Hakkındaki Kanuna Muhalefet”
- “Kişisel Dataları, Hukuka Alışılmamış Olarak Ele Geçirmek yahut Yaymak”
- “5070 Sayılı Elektronik İmza Kanunu’na aykırılık”
iyor.
