Chobani Stadı’ndaki karşılaşmanın akabinde düzenlenen basın toplantısında soruları yanıtlayan Portekizli teknik adam, Çağlar Söyüncü ve İsmail Yüksek’in performanslarını kıymetlendirerek kelamlarına başladı.
Maçta iki oyuncunun da grubun geneli üzere çok güzel oynadığını anlatan Mourinho, “Takım yeterli oynadı, sağlam performans sergiledi. Çağlar, girdiği ikili çabaların yüzde 100’ünü kazandı. İsmail de çok top kazandı, kazandığı topu ileriye taşıyarak sonra da pak oynadı. İkisi de çok güzellerdi, bundan ötürü da memnunum.” tabirlerini kullandı.
Kocaelispor karşısında çok fazla durum ürettiklerini lisana getiren Portekizli çalıştırıcı, “İlk yarı 1-1 bitmeyebilirdi. Bu devrede 4-5 net durum bulduk. İkinci yarının başından itibaren de çok konum ürettik. 4. golden sonraki VAR protokolünü çok bilmiyorum. VAR bu türlü kolay bir karara karışabilir mi bilmiyorum ancak çok fazla durum bulduk.” dedi.
”TÜRKİYE’DE TEKNİK YÖNETİCİ OLMAK DAHA ZOR”
Jose Mourinho, transferlerle ilgili soruya “Transfer pazarıyla ilgili konuşmuyorum. Bu bahiste yorum yok. Ben elimde olan oyuncularla çalışıyorum.” cevabını verdi.
Ekibinin, Benfica maçının akabinde Kocaelispor karşısında daha fazla durum bulunmasına ait de kıymetlendirme yapan Mourinho, şu tabirleri kullandı:
“Bugünkü farkı oluşturan Amrabat’ın yerine İsmail’in oynaması değildi. Farkı oluşturan rakibimizin Benfica değil, Kocaelispor olmasıydı.
Bunu bütün saygımla söylüyorum. Türkiye’deki birinci maçımı da yanlış hatırlamıyorsam 1991 yılında Sporting Lizbon ile oynamıştım.
Taraftarlarının gösterdiği takviye kusursuz. Ancak Benfica, Şampiyonlar Ligi kadrosu, Kocaelispor da geçen sene 1. Lig’deydi. Bunu da bütün saygımla söylüyorum.
Benfica çok güçlü bir kadro, her sene Şampiyonlar Ligi’nde oynuyorlar, Kocaelispor da ligde kalmak için çaba edecek.”
Çalıştığı ülkelerle Türkiye’de teknik yönetici olmayı karşılaştıran Mourinho, “Türkiye’de teknik yönetici olmak daha güç. Zira burada teknik yönetici futboldan en az anlayan kişi. Çalıştığım öbür ülkelere kıyasla bu durum daha sıkıntı.” yorumunu yaptı.
