Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 6 Şubat sarsıntıları periyodunda Altınözü İlçe Jandarma Komutanlığında vazifeli birtakım şüphelilerin, Antakya’daki bir iş yerinde hırsızlıkla kontaklı olduğu öne sürülen Ahmet ve Sabri Güreşçi’yi, 11 Şubat’ta Altınözü’ndeki sarsıntı çadırlarında gözaltına aldığı belirtildi. İddianamede, gözaltı sırasında Ahmet Güreşçi’nin azaba maruz kaldığı ve hayatını kaybettiği, kardeşi Sabri Güreşçi’nin ise yaralandığı tez edildi.
GÖZALTI ANI VE AZAP İDDİALARI
Sabri Güreşçi, sözünde kardeşi Ahmet ile çadırlarında otururken jandarma gruplarının geldiğini ve evvelce rastgele bir arbede yahut darp yaşanmadığını belirtti. Güreşçi, havaya ateş edilerek kendileri ve kardeşinin araca bindirildiğini, araç içinde hakaret edilip coplarla başlarına, kollarına ve bacaklarına vurulduğunu anlattı. Birebir muamele Ahmet Güreşçi’ye de uygulandı.
Gözaltında 10 kişilik jandarma takımı tarafından depo gibisi bir odaya götürüldüklerini söyleyen Güreşçi, burada 2-3 saat boyunca coplarla darbedildiklerini, kıyafetlerinin zorla çıkarıldığını söz etti. Darp ve makûs muamelenin akabinde götürüldükleri hastanede, tabibin yazdığı ilaçların jandarma çalışanı tarafından temin edilmediğini, hastaneden döndüklerinde yalnızca alt iç çamaşırı ve çorapla bırakıldıklarını belirtti. Güreşçi, tüm şüphelilerden şikayetçi oldu.
AİLENİN İFADESİ
Kardeşlerin babası İbrahim Güreşçi, 11 Şubat sabahı çadırlarında otururken 2 el silah sesi duyduğunu ve oğlunun dışarıda olduğunu aktardı. Baba Güreşçi, 8 jandarma çalışanının Sabri’yi sorduğunu ve ellerini havaya kaldırarak araca bindirildiğini, daha sonra Ahmet’in de çadırdan çıkınca araca alındığını söyledi. Olay sırasında anneleri Nesibe Güreşçi’nin oğullarına mont vermek istediğini fakat jandarma aracının üzerlerine sürüldüğünü söz etti.
Baba İbrahim Güreşçi, oğullarını görmek için Altınözü Merkez İlçe Jandarma Karakol Komutanlığı’na gittiğini lakin onlara ulaşamadığını aktardı. Nizamiyenin dış kapısında beklerken, battaniyeye sarılı bir şahsın araca bindirildiğini gördüğünü ve bunun oğullarından biri olabileceğini düşündüğünü belirtti. Hastaneye gidip kelam konusu şahsı görmeye çalıştığında jandarma çalışanı bunun Suriye asıllı biri olduğunu söyledi. Sonraki sabah morga giden baba Güreşçi, battaniyeye sarılı şahsın Ahmet olduğunu fark etti. Baba, oğullarının gözaltı sürecinde maruz kaldığı darp ve makus muamele nedeniyle tüm sorumlu jandarma çalışanından şikayetçi olduğunu bildirdi.
ADLİ TIP RAPORLARI: BAŞ TRAVMASINA BAĞLI HAYATINI KAYBETTİ
Adli Tıp Kurumu raporlarına nazaran Ahmet Güreşçi “künt baş travmasına bağlı olarak öldü”, Sabri Güreşçi’nin yaraları ise azap savlarıyla uyumlu bulundu.
“ŞÜPHELİLER ‘İŞKENCE SUÇU’ İŞLENMİŞTİR”
İddianamede, şüphelilerin fikir ve eylem birliği içinde hareket ederek, gözaltındaki kardeşleri iç çamaşırları kalacak formda soyarak cop ve joplarla darp ettikleri, insan onurunu aşağılayıcı davranışlarda bulundukları belirtildi. Sabri Güreşçi’ye yönelik aksiyonlar ağırlaşmış azap, Ahmet Güreşçi’ye yönelik hareketler ise azap sonucu vefat sonucu doğurduğu vurgulandı. İddianame, şüpheliler hakkında CMK 170/2 hususu uyarınca azap ve ağırlaştırılmış azap kabahatlerinden kamu davası açılmasına kâfi kuşku oluştuğunu bildirdi.
DURUŞMA TARİHİ
Edinilen bilgilere nazaran, 13 jandarma vazifelisi 9 Eylül’de Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkacak. Evrak avukatları, zelzeleden yaklaşık 2,5 yıl sonra yapılacak birinci duruşmada mahkemeden kuşkulu jandarma işçisinin misyondan alınması ve tutuklanmasını talep edeceklerini açıkladı.
