Türkiye’de vatandaşlar, bilhassa pandemi sürecinden sonra süratli bir formda yükselen ve bir türlü önü alınamayan enflasyon felaketi uğraş ediyor. İktidarın yıllardır uyguladığı yanlış iktisat siyasetlerinin faturasını ise sermaye sahipleri değil, asagari fiyat dolaylarında maaş alan işçiler ve açlık hududunun altında maaş alan emekliler ödüyor.
Ekonomik krizin pençesinde kıvranan yurttaşlar, masraflarını kısmak için her türlü yolu deniyor. Bu yollardan birisi de pazarlarda, gün sonu satılmayan, pazarcılar tarafından yahut zincir marketler tarafından çöpe atılan çürük besin eserlerini, meyve ve zerzevatları toplamak. Günümüzde artık olağan bir hal alan bu utanç, yurttaşların yaşadığı derin sefaleti gözler önüne seriyor.
İstanbul’un Avcılar ilçesindeki bir pazarda vatandaşlar artık gün sonunda çürümüş ya da elde kalmış eserleri almaya başladı.
“KAYMAKAMLIK YARDIM ETMEDİ, İMAMOĞLU YEMEK KARTI VERDİ”
Yeniçağ‘dan Baran Yalçın‘ın haberine nazaran, her hafta pazar pazar gezerek elde kalmış, satılamayan çürük eserleri toplamaya gelen bir bayan, yaşadığı duruma isyan etti.
Kaymakamlığa yardım için tekraren başvurduğunu belirten bayan, kendisine yardım yapılmadığını, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun ise kendisine aylık 1200 TL yemek kartı verdiğini ve onunla geçinmeye çalıştığını tabir etti.
Diyarbakırlı olduğunu belirten yurttaş, “5 çocuğum var. 2 adedini okula gönderemiyorum. Durumum yok. Konutuma erzak alamıyorum. Maaşım yok. Eşim de yok. Her akşam herkes konutunda oturuyor, ben pazar pazar gezip kalmış eserleri topluyorum çocuklarıma yemek yapabilmek için. 2 tane yaşlım var onlara da ben bakıyorum. Kaymakamlığa kaç kez gittim yardım etmediler. Ekrem İmamoğlu bana 2 kuru (bakliyat) getirdi. Bana bir kart verdi. İçinde 1200 TL var. Aylık olarak bana yemek kartı veriyor. Ben market alışverişimi onunla yapmaya çalışıyorum. Allah razı olsun” diye konuştu.
Pazarda meyve, zerzevat satan bir esnaf ise, dedi.
“İKİ AY SONRA PAZARCILIĞI BIRAKACAĞIM”
Gerçek mesleğinin kimyager olduğunu söyleyen bir turşucu ise, “Ocaktan sonra işlerin açılması bekleniyordu. Tam aykırısı geri geri ilerledi. Gittikçe daha berbata gidiyor. Hatta iki ay sonra ben bu işi bırakacağım. Şu anda ziyanına satış yapmaya hakikat gitmeye başladım. Baş başa gidiyorum. Vatandaşın artan maliyetler nedeniyle şu an gram alım gücü yok” tabirlerini kullandı.
“VATANDAŞ SİMİT ALAMAZ HALE GELDİ”
Pazarda simit satan bir esnaf ise “Vatandaş simit alamaz hale geldi. Evvelce sabahtan akşama kadar 400 simit satarken, şu anda 250 tane bile satamıyorum. Sabah saat 6:30 da geliyorum akşam 6:30 da gidiyorum. Sattığım simitler artık maliyetimi karşılamıyor. Geçimimi güç sağlıyorum. Ay başını sıkıntı getiriyorum. Kiralar, faturalar. Aylık olarak cebime 5 ya da 6 bin TL kalıyor ya da kalmıyor” dedi.
