2019 yılındaki belediye başkanlığına seçildiği mahallî seçimden bu yana, AKP ve Erdoğan’ın üzerine titrediği ‘Kanal İstanbul’ için ‘Ya kanal ya İstanbul’ tepkisi ile karşılık veren İmamoğlu, tutuklu olmasını fırsat bilen hükümetin ‘Kanal İstanbul’ için tekrar harekete geçtiğini ve Sazlıdere Barajı’nın kurutulacağını, baraj havzasında 24 bin konutun inşasına başlandığını açıkladı.
İstanbul’un en kıymetli içme suyu kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı etrafında TOKİ tarafından barajın mutlak muhafaza alanı hudutları içerisinde 24 bin konutluk dev bir inşaat başlatıldığı söz edildi.
İSKİ ise projenin hem havza mevzuatına karşıt hem de ruhsatsız olduğunu belirterek ilgili kamu kurumlarını yazılı olarak uyardı.
NÜFUS AŞIMI, RUHSAT YOK, MAHKEME SÜRÜYOR
Planlarda 820 hektarlık alana sırf 9.700 kişilik nüfus müsaadesi olması gerekirken, TOKİ’nin projesi bu sonu aşarak 118 bin kişilik yerleşim öngörüyor. Ayrıyeten plan notlarındaki yapılaşma oranları da mevzuatın çok üzerinde. Bu nedenle projeye hem itirazlar yapıldı hem de yargı süreci başlatıldı. Lakin TOKİ’nin, yapı ruhsatı olmadan inşaatlara devam ettiği ortaya çıktı.
İSKİ: “SU HAVZASINA YAPILAŞMA DERHAL DURMALI”
İSKİ, resmi yazılarla Etraf Şehircilik Bakanlığı’nı ve Arnavutköy Belediyesi’ni uyardı. Planların derhal mevzuata uygun hale getirilmesini ve bu sağlanana kadar yapılaşmaya müsaade verilmemesini istedi. Fakat ihtarlar dikkate alınmadı.
“YOKLUĞUMU FIRSAT BİLDİLER”
Sosyal medyadan mevzu hakkında reaksiyonunu lisana getiren İmamoğlu, yokluğunun fırsat bilinerek kanal İstanbul için harekete geçildiğini tabir etti:
Aziz milletim, sizden istirhamımdır. Lütfen bunları görün ve paylaşın. Yokluğumu fırsat bilip “Kanal İstanbul” denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa Yakası’nın en değerli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar. Bu sefer çabucak TOKİ’yi devreye almışlar. Dozer ve iş makinelerini mutlak müdafaa alanının içine, suyun tabanına kadar sokmuşlar.
“CUMHURBAŞKANLIĞI KARARIYLA BARAJIN STATÜSÜ SIFIRLANDI”
İmamoğlu, Sazlıdere Barajı’nın içme suyu statüsünün Cumhurbaşkanlığı kararıyla %100’den %0’a indirildiğini, bu kararın İSKİ’den dahi gizlendiğini belirtti. Bunun kamuoyundan da saklandığını aktaran İmamoğlu, projenin yalnızca etrafa değil birebir vakitte hukuka ve demokrasiye de darbe olduğunu açıkladı.
“ÇEVREYİ DE, HUKUKU DA, DEMOKRASİYİ DE TALAN EDİYORLAR”
İmamoğlu Kanal İstanbul için Silivri’den yansısını şu sözlerle lisana getirdi:
“Aziz milletim, sizden istirhamımdır. Lütfen bunları görün ve paylaşın.
Yokluğumu fırsat bilip ‘Kanal İstanbul’ denen rant ve talan projesi uğruna Avrupa Yakası’nın en kıymetli su kaynaklarından biri olan Sazlıdere Barajı’nın etrafında 24 bin konutun inşaatını başlattılar.
Bu defa çarçabuk TOKİ’yi devreye almışlar. Dozer ve iş makinelerini mutlak müdafaa alanının içine, suyun tabanına kadar sokmuşlar.
İBB’nin ve İSKİ’nin resmi ikazlarını dikkate almadıkları üzere, Cumhurbaşkanlığı kararıyla Sazlıdere Barajı’nın içme suyu kullanım oranını %100’den %0’a indirmişler. Bunu hiç utanmadan kamuoyundan saklayıp, İSKİ’ye bile bildirmemişler.
Şunu herkes anlasın ki, bizim gözbebeğimiz İstanbulumuz’da feda edilecek bir tek damla su kaynağımız yok. Bu haksız, hukuksuz ve fırsatçı yaklaşımla çabayı asla bırakmayacağız.
Sizin iklim değişikliği ve etraf muhafaza konusunda zerre kadar samimiyetiniz olsaydı, İstanbul’un su kaynaklarına böylesine saldırmazdınız.
Hukuka, iktisada, demokrasiye verdiğiniz zararın yanına etrafa, İstanbul’un su kaynaklarına verdiğiniz ziyanı ekliyorsunuz. Tüm dünyanın cebelleştiği, yeni yol ve sistemler aradığı iklim krizine bir kriz de siz ekliyorsunuz.
Hemen vazgeçin bu rant ve talan projesinden. Millet sizi zati gönderecek. Bari gitmeden toprağa, suya, havaya daha fazla ziyan vermeyin.”
