AKP, Ankara’da İnsan Hakları Başkanlığı tarafından 27 Nisan 2007’de yayımlanan “e-muhtıra”nın 18’inci yılı münasebetiyle “Cuntacılık ve Darbecilikle Gayrette 27 Nisan” paneli düzenledi.
Panelde konuşan Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Mehmet Ali Şahin, İBB Başkanı ve Cumurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilip tutuklanmasına reaksiyon gösteren 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ü gaye aldı.
“CHP’NİN TELAFFUZLARINA MİSAL BİR TELAFFUZDA BULUNMASI BİZİ ÇOK ÜZDÜ”
Gül’ün Ekrem İmamoğu’nun tutuklanmasına ait yaptığı açıklamayı hatırlatan Şahin, şu sözleri kullandı:
“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın gözaltına alınıp tutuklanmasından sonra ne dedi? Onu size paylaşmak istiyorum. ‘Vaktiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a ve şahsıma yapılanlar Ekrem İmamoğlu’na yapılmamalı’ Pekala Tayyip Erdoğan’a ve Abdullah Gül’e geçmişte yapılanlar neydi? Ekrem İmamoğlu’na yapılan nedir? Sayın Gül biz sizi seçtirmek için her türlü riske göze aldık. Siz yalnızca eşinizin başörtülü olduğundan ötürü suçlanıyordunuz. Yalnızca bu ülkede isteyen istediği kıyafetle gezsinler çalışsınlar diye bir yol takip ediyorduk. Lakin sizin işte ‘bize yapılanlar Ekrem Bey’e yapılmasın’ derken siz bu yolsuzluğu yasal mu görüyorsunuz? Yolsuzluk savlarını yasal mu görüyorsunuz? Yani bu para kulelerini çantaları legal mu görüyorsunuz? Münasebetiyle bizim her türlü riski göze alarak seçtiğimiz bir kişinin bu bahiste Cumhuriyet Halk Partisi’nin telaffuzlarına emsal bir telaffuzda bulunması doğrusu bizi çok üzmüştür. Çok endişelendim kendisi hakkında. Hasebiyle bunu kendisine hiç yakıştıramadığım tabir etmek istiyorum.
“CUMHURBAŞKANI SEÇTİĞİMİZ BEŞERDEN VEFA BEKLERİZ”
Biz kendisini seçerken Cumhurbaşkanımız kürsüden dedi ki ‘kardeşimiz Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanı adayı gösteriyoruz’. Vefa bunu gösterir. Lakin biz karşımızdan da vefa bekleriz. Cumhurbaşkanı olarak seçtiğimiz bu beşerden da vefa bekleriz. Yoksa Cumhuriyet Halk Partisi’nin dümen suyuna girerek işte yolsuzluktan ötürü envayi çeşit savlar hakkında. Bunlar tezdir. Lakin insanın midesini bulandıran, kamuoyunda bir çok soru işaretlerine yol açan bu savlar karşısında siz şunu söylemeliydiniz: ‘Bu Cumhuriyet Savcılarının yaptığı bir iştir. Bunun sonucunu ne beklemek lazım. İnşallah aklanır demeniz’ lazım. Lakin ‘Tayyip Erdoğan’a ve bana yapılanların birebirini yapmamalıdır bu iktidar İmamoğlu’na’ demek suretiyle’ siz Özgür Özel’den farklı bir şey söylemiyorsunuz.”
