İbrahim Hatipoğlu, TRT Spor’un konuğu oldu ve açıklamalarda bulundu.
‘’4 YA DA 5 TRANSFER YAPILACAK’’
Galatasaray’ın transfer gündemine dair konuşan Hatipoğlu, “4 ya da 5 oyuncu, Galatasaray’ın muhtaçlığını karşılayacak sayı. Transfer dinamik bir süreç. Başladığınız noktada planlar gelenler gidenlere bağlı olarak devam ediyor. 3. yılı tamamlamış, oturmuş bir takım var. Sil baştan takım yaptığınız vakit, ekibin oturması bir vakit istiyor.” dedi.
İbrahim Hatipoğlu’nun diğer sözleri şu formda:
“Geçen bayramı çok düzgün hatırlıyorum. Arefe günü Beşiktaş ile maç oynadık ve taraftarlarımızı üzmüştük, bayrama üzgün girmelerine neden olmuştuk. Hüznümüzü iki kat artırmıştık. Bu bayrama tüm Galatasaraylılar büyük bir sevinçle girdiler. Bayramı daha manalı hale getirdi. Bir evvelki bayramda üzdüğümüz taraftarlarımızı bu bayramda keyifli ettiysek ne keyifli bize.”
“Zor bir dönemdi. En güç şampiyonluklardan biriydi. Dönem boyunca yaşadıklarımız, yaşananlar öteki bir dönemde karşımızda çıkmayan şeylerdi. Birkaç dönemi toplasanız bu kadar olayı sıkıntı görürsünüz. Bu şampiyonlukta çok gayret, emek, özveri ve inanmışlık var. Bu öyküyü yazan liderimiz Sayın Dursun Aydın Özbek’e, idare heyetimize, rekortmen hocamız Okan Buruk ve grubuna, çok büyük karakter gösteren takımımıza teşekkür ediyorum. Büyük bir teşekkürü de taraftarımıza ediyorum.”
“Biz dönem başında inanmıştık tüm oyuncularımız, teknik grubumuz. Uğraş ederek bu şampiyonluğu kazanacağımıza ta kampta inanmıştık. Kırılma anlarının birincisi, bizim birinci kamp devrimiz olarak görüyorum. Avusturya kampına gittiğimizde ‘Galatasaray iki sene üst üste şampiyon oldu, doyuma ulaştı, artık şampiyon olamaz, burada muvaffakiyet beklenemez’ diye hava oluşturuldu, algı oluşturuldu futbol kamuoyu tarafından. İki dönem başarılı olan Erden Timur ayrılmıştı. Özverili çalışmalarından dolayı teşekkür edelim.
Erden Timur ayrıldı, şöyle oldu bu türlü oldu. Hatta bu havanın kampta oyuncularımıza yansıdığını bir nebze hissetmiştik. En büyük uğraşımız, oyuncularımızı tekrar şampiyon olacağımıza inandırmaya çalıştık. Muvaffakiyetin şampiyonluktan öteki bir şey olmayacağı, 25. şampiyonluk ve 5. yıldızın tarihi olacağını, çok âlâ takım kuracağımızı oyuncularımızla paylaştık.
Birlikte çalıştığımız Maruf Güneş, ben, o devir sportif yönetici olan Cenk Ergün ve bilhassa de kaptan Muslera, büyük bir kaptanlık örneği gösterdi. Oyunculara idman sonrası, odalarında inançlarını pekiştirmeye çalıştık. Döndüğümüzde çok berbat bir Beşiktaş maçı yaşadık.
Hiç beklemediğimiz sonuçla maçı kaybettik. Tahminen bizim için kırılma noktalarından biri oldu. Yaşananlar, ekibi tekrar bir ortaya getirdi. Şampiyonluk yolunda gerçek adımlar atmaya motive etti.
Sezon başladı, bir sürü tartışmalar yaşandı; TFF, hakemler… Üçüncü haftada liderliği ele geçirdik, ligin sonuna kadar tahminen de birinci kez ligin 2 haftası hariç tüm haftaları önder tamamladı. Futbol insan tarafından oynanan bir oyun. Beşerler periyot devir performanslarında iniş çıkışlar yaşar. Oyun olarak istemediğimiz devirler yaşadık. Ağır maç tempolarında bunlar olağan şeylerdi futbol içinde. Bu süreyi, kısa müddette atlatıp seri maçlar kazanan yapıya dönmekti değerli olan. Bunu başardık. Elimizdeki en büyük maksat şampiyonluk, ona yanlışsız konsantre olduk.”
“Şampiyonlukta, iç alanda 4-3 kazandığımız Trabzonspor maçı değerliydi. Çekişmeli bir maç oldu. Trabzonspor’un en yeterli oynadığı maçlardan biriydi. Maç 3-3 biterken 90+2’de Abdülkerim’in inanılmaz müdahalesiyle bir gol yemekten kurtulduk, uzatmalarda Batshuayi’den 90+8’de gelen golle galibiyete ulaştık. O son dakikada gelen çok önemli şampiyonluğun müjdeleyicisi oldu. Geçmişte de bu türlü maçlar oldu. Bu ona emsal bir maçtı. O maç bizim için değerli, kırılma noktalarından biriydi.”
“25. şampiyonluğun kazanılmasında Galatasaray taraftarının çok büyük emeği var. Stadımızdaki atmosfer ritüel haline geldi, futbol manasında rakiplerin baskı altına alındığı, fevkalade atmosfer, kendi oyuncumuzu cesaretlendiren, rakibe karşı duvar ören taraftar kitlemiz dünyanın her yerinde eksilmeden karşımıza çıktı. Hangi deplasmana gittiysek bizi kendi konutumuzda hissettirdiler.
Avrupa’da karşılamalar, tribündeki sayısı ve tesiri inanılmazdı. Tüm taraftarlarımıza verdikleri takviye için çok teşekkür ediyorum. Bu taraftar dayanağının artık dünyada çok değerle bahsedilen, birçok oyuncu tarafından hayranlıkla izlenen Galatasaray’ın RAMS Park’ı herkes tarafından ilgiyle takip edilen bir mabede çevrildiğini herkesten duymaya başladık.”
“Son 6 dönemin 4’ünde şampiyon oldu hocamız Okan Buruk. Bu harikulade bir istatistik. Bunu iki farklı kadroda gerçekleştirdi. Akhisar’da Türkiye Kupası kazandı. Galatasaray’a gelirken kendini ispatlamış bir hoca olarak geldi.
Kırdığı rekorlarla muvaffakiyetini tüm kamuoyuna kabul ettirdi. 152 maça çıkmışız 112 adedini kazanmışız Okan Buruk’la birlikte. 3 lig şampiyonluğu, 1 Türkiye Kupası, 1 Harika Kupa. Bu fevkalade bir muvaffakiyet. Kendimizle yarıştık rekorlarla.”
“Biz 3 yıl boyunca kendimizle yarıştık. İstatistiklere bakınca, bir sürü algılar vardı, kamuoyunda oluşturulmaya çalışılan intibalar, bir grup yanlış yönlendirmelere karşın, yapıdan bahsedenlere somut datalarla yanıt veriyorum. Galatasaray, bu dönem 91 gol atarak en çok gol atan kadro olmuş.
15 maçta gol yemeyen tek ekip olmuş. Topla oynama yüzdesi ortalaması yüzde 57.5 ile birinci sırada. Net gol konumunda 158 ile birinci sırada. Rakip ceza alanında 1146 sefer topla buluşarak birinci. 648 şut çekerek birinci sırada. Ceza alanından 204 şutla birinci. 19 baş golüyle birinci.
Duran topta 38 gol var, yeniden birinci. Bu sayıların hepsi çok kıymetli. 38 duran top golü, birer çalışmanın, taktik zekanın sonucu oluşmuş goller. İdmanları takip edenler rahatlıkla görür, nasıl duran top idmanı yaptırdığını. 36 haftayı başkan bitirmişiz. En az gol yiyen biz olmuşuz. 11 puan farkla şampiyonluğa ulaştık.”
“Galatasaray’ın transfer siyaseti var. Liderimiz bunu açıkladı. Galatasaray’ın çok uygun bir grubu var. Bu kadronun Avrupa’da başarılı olması için destekler gerektiği liderimiz ve hocamız tarafından lisana getirildi.
Hocamızın söylediği bölgelere, Avrupa’da başarıyı getirecek oyuncuları destek etmek. Bu sene Şampiyonlar Ligi’ne küme kademesinde başlıyoruz.
Eylül ayının birinci haftası demek. Bu serüvende son 16’ya kalmak bizim için son derece değerli bir birinci muvaffakiyet ayağı. Şampiyonlar Ligi’ne girdiğinizde makul bir gelir elde ediyorsunuz, playofflarda bir gelir daha, son 16’ya kalınca 10 milyon euro ek gelir elde ediyorsunuz. Güçlü bir takım kurduğunuz vakit, Avrupa’da muvaffakiyet gelince sizi ekonomik olarak değerli bir noktaya getiriyor.”
“Türk oyuncularımızın mukaveleleriyle ilgili yenilemeleri yaptık. Kıymetli olan kadroyu koruma etmek ve destekler yapmak. Çalışıyoruz. Geçmiş yıllara nazaran daha geniş zamanıız var. Birinci Avrupa maçımız eylül ayında. Fırsat transferleri deyip işi son ana bırakmak hakikat olmaz. Kaleci konusunu öncelikle çözmemiz gerekecektir.”
