Madleen yelkenlisindeki insan hakları savunucularının avukatlığını üstlenen İsrailli insan hakları kuruluşu Adalah, İsrail güçlerince alıkonulan Özgürlük Filosu gönüllülerinin mevcut durumuna ait bir açıklama yaptı.
Açıklamada, geminin İsrail tarafından durdurulmasının akabinde Brezilyalı aktivist Thiago Avila’nın açlık grevine başladığı ve gönüllülerin tutuldukları gözaltı merkezinde tahtakurusu istilası ile sırf içilemeyecek durumda olan musluk suyuna erişim üzere kötü şartlara maruz bırakıldıkları belirtildi.
8 AKTİVİST GÖZALTI MERKEZİNDE
Sabah saatlerinde, 12 gönüllüden 4’ünün hudut dışı edildiği, kalan 8 aktivistin ise Ramle’deki gözaltı merkezinde hâkim karşısına çıktığı ve duruşmaların beş saati aşkın sürdüğü tabir edildi.
İsrail makamlarının, memleketler arası sularda zorla alıkoydukları 12 kişiyi “yasa dışı yollarla ülkeye giriş” ile suçladığı ve tümüne 100 yıl boyunca ülkeye giriş yasağı uygulandığı aktarıldı.
“TUTUKLANMALARI MEMLEKETLER ARASI HUKUKA AYKIRI”
Adalah hukukçuları, İsrail’in Madleen’i açık denizlerde durdurarak silahsız ve barışçıl gönüllüleri tutuklamasının milletlerarası hukuka karşıt olduğunu vurguladı.
Avukatlar ayrıyeten, Gazze’ye uygulanan yasa dışı ablukayı “toplu cezalandırma” olarak tanımlarken, bu uygulamanın Memleketler arası Adalet Divanı’nın soykırım davasında verdiği “geçici önlem kararını” ihlal ettiğini belirtti. Aktivistlerin ise, yalnızca ablukayı delerek Gazze’deki açlıkla gayret eden sivillere yardım ulaştırmayı amaçladıklarını ve bu doğrultuda yasal bir çerçevede hareket ettiklerini savundu.
“SINIR DIŞI ETME HAKLARI YOK”
İsrail’in Madleen gemisine memleketler arası sularda müdahale ederek gönüllüleri zorla ülkesine götürdüğünü anımsatan avukatlar, bu nedenle İsrail’in bu şahısları gözaltında tutma ya da hudut dışı etme hakkının bulunmadığını, aktivistlerin derhal özgür bırakılıp gemilerine binerek insani yardımı ulaştırdıktan sonra ülkelerine dönmelerine imkan tanınması gerektiğini belirtti.
Madleen’de bulunan gönüllüler de mahkemeye verdikleri tabirlerde kaçırıldıklarını, istekleri dışında İsrail’e getirildiklerini ve tek hedeflerinin ablukayı delerek insani yardım sağlamak olduğunu lisana getirdi.
Aktivistler, duruşmada mahkeme heyetinin deniz ablukası hakkında bilgi sahibi olup olmadığını sorması üzerine, bu ablukayı “uluslararası hukuka aykırı” olarak nitelendirdi ve İsrail’in bu aksiyonları gerekçelendiremeyeceğini tabir etti.
“72 SAATLİK MECBURÎ GÖZALTIYLA KARŞI KARŞIYA”
İsrail’in, mahkemeye yaptığı müracaatta, gönüllülerin hudut dışı edilene kadar gözaltında tutulmalarını talep ettiği; aktivistlerin erken ayrılmayı kabul etmemesi durumunda 72 saatlik zarurî gözaltıyla karşı karşıya kalabilecekleri bilgisi paylaşıldı.
Adalah, gönüllülerin hiçbir şart aranmaksızın hür bırakılmasını ve ülkelerine dönebilmelerinin sağlanmasını talep etti. Mahkemenin en son kararını gün içinde açıklaması bekleniyor.
