İBB’ye yönelik ‘mali suçlar’ soruşturması kapsamında İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun 19 Mart’ta gözaltına alındıktan sonra tutuklanmasını takip eden operasyon dalgasında tutuklanan eski CHP milletvekili Aykut Erdoğdu, duayen Gazeteci Uğur Dündar’a mektup yazarak tutuklanma sürecini, cezaevindeki durumunu ve operasyonların gidişatını yazdı.
Cezaevindeki şartların berbat olduğunu tabir eden Aykut Erdoğdu, CHP’li belediyelere başlatılan soruşturmaların akabinde operasyonun sonraki kademesini açıkladı.
İBB OPERASYONUNDA TUTUKLANMIŞTI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel dataları hukuka alışılmamış ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamalarıyla yürüttüğü İBB odaklı son soruşturmalarda CHP’li eski milletvekili Aykut Erdoğdu da tutuklandı.
Tutukluluğuna neden olan rüşvet savlarına ait suçsuzluğunun er ya da geç ortaya çıkacağını tabir eden Aykut Erdoğdu, şunları söyledi:
“Yine de söyleyeyim ben hayatım boyunca rüşvet almadım, rüşvet vermedim, aracılık etmedim. Rüşvet konusu olamayacak kadar yüksek kamu faydası olan ve olağanda gurur duyulması ve takdir edilmesi gereken bir talebi iletmem sebep gösterilerek saçma sapan bir biçimde tutuklandım. Suçsuzluğum er ya da geç ortaya çıkacak. Olmayan bir olayın olmadığını anlatacağım. Kanıtlarıyla anlatacağım.”
CHP’Lİ AYKUT ERDOĞDU SIRADAKİ OPERASYONUN NEREYE YAPILACAĞINI AÇIKLADI
CHP’den sonra başka muhaliflerin operasyonda gaye olacağını söyleyen Erdoğdu şöyle devam etti:
“Fırsatını buldukları anda bir operasyonla CHP’nin bölünüp parçalanmaya çalışılacağını bekliyorum.
Bu mevzuda tek beklenmeyen milletimizin büyük demokratik reaksiyonu ve jeostratejik gelişmeler. Ortamı müsait gördüklerinde ve fırsatını bulduklarında operasyonlarını planlı bir biçimde gerçekleştirecekler. CHP’ye operasyon tamamlandıktan sonra sıra diğer muhalefete gelecek.
DEM Parti açılım süreci ile devşirilecek. Öbür muhalefet transferlerle eritilecek buna direnenler terörize edilerek enterne edilecek. Bu ortada muhalif basın susturulmak için tehdit edilecek bu tehditlere direnen gazete ve televizyonlar susturulacak.”
“MUSLUK SUYU İÇTİM”
Cezaevindeki makûs şartları anlatan Erdoğdu, musluk suyunu içme durumuna kadar geldiğini söz ederek şunları lisana getirdi:
“Avlu dediğim 4 metreye 6 metre, 24 metre kare ve 10 metre yüksekliğinde duvarlarla çevrili gökyüzünü dikenli teller ve demir kafesler ortasından görebildiğim bir kuyu burası.
Benim hücremde sarfiyatlar tıkalı olduğu için iki kez tuvalet, 5 sefer mutfak taştı. Her gün hücre temizledim ve bunu aşağılama olarak değil vatani vazifemin bir modülü kabul ettim. Mutfak daima taştığı için paklık kovasında karavana tabaklarını yıkadım.
Sigaraya para kalması için su alamadım. Musluk suyu içtim. İki hafta boyunca tuvaleti taşan, mutfağı taşan bir lağımın içinde yaşamak ve burayı temizlemek zorunda kaldım.”
