İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu başkanlığında yapılan toplantıda kabul edilen plan, Gazze Şeridi’nin tamamı yerine sırf kuzeydeki Gazze kentini kapsıyor. Netanyahu, toplantı öncesi Fox News’e verdiği röportajda Gazze’nin tamamına yönelik amaçlarından kelam etmişti. Fakat alınan karar, sırf Gazze kentine odaklanılması açısından dikkat çekti.
İsrail basınına nazaran, kararın bu biçimde alınmasında İsrail Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir başta olmak üzere kimi askeri yetkililerin bölgenin tamamının askeri olarak denetim altına alınmasına yönelik çekinceleri tesirli oldu. Ayrıyeten bölgede bulunan İsrailli esirlerin güvenliği ile ilgili telaşlar de karar sürecinde rol oynadı.
Aynı vakitte, memleketler arası kamuoyundan gelebilecek yansıların ve potansiyel diplomatik baskıların önüne geçmek emeliyle operasyonun kapsamının şimdilik dar tutulduğu istikametinde değerlendirmeler yapılıyor.
YERİNDEN EDİLME RİSKİ YİNE GÜNDEMDE
Gazze kenti, İsrail ordusunun daha evvel çeşitli operasyonlar yürüttüğü ve sivillere “tahliye uyarılarında” bulunduğu kuzey bölgeler ortasında yer alıyor. Buna karşın yaklaşık 1 milyon kişi hâlâ bölgedeki çeşitli şartlar altında ömrünü sürdürüyor.
Yeni askeri planın uygulanması durumunda, bu şahısların Gazze Şeridi’nin orta kısımlarına hakikat göç etmek zorunda kalabileceği belirtiliyor. Böylelikle, 7 Ekim 2023’ten bu yana birçok sefer yer değiştirmek zorunda kalan siviller için yeni bir yerinden edilme dalgası yaşanabileceği söz ediliyor.
ORTA BÖLGELERE YÖNELME BEKLENİYOR
Plan çerçevesinde nüfusun, altyapı açısından yetersiz olan ve mevcut nüfusu dahi sıkıntı barındıran orta kesitlere yönelmesi bekleniyor. Birleşmiş Milletler’in daha evvel yaptığı açıklamalarda da bu bölgelerde “güvenli alan” bulunmadığına dikkat çekilmişti. Ayrıyeten, İsrail’in bu bölgelere vakit zaman hava taarruzları düzenlediği de biliniyor.
GENİŞLEME İHTİMALİ MASADA MI?
İsrail basını, askeri planın vakit içinde genişleyebileceğini ve operasyonların Gazze Şeridi’nin öteki bölgelerine de uzanabileceğini öne sürüyor. Kelam konusu değerlendirmelere nazaran, mevcut hareketin bir “ilk aşama” olduğu, sonraki kademelerde Gazze’nin orta kısımlarında yer alan mülteci kamplarının gaye alınabileceği belirtiliyor.
