19 Mart operasyonlarının akabinde başlayan Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinlgerinin yeni adresi Kırşehir.
Mart ayından bu yana 46’ncı miting olan Kırşehir Mitingi, Cacabey Meydanı’nda düzenleniyor.
CHP 46’NCI KERE MEYDANDA
İddianamesi hazırlanmadan 150 gündür Slivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu olan Cumhurbaşkanı Adayı ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “Bu karanlığın akabinde güneş açacak ve bollukla, rahmetle, kardeşçe, umutla geleceğe bakacağız.” tabirleriyle miting için yurttaşlara davette bulunmuştu.
BEYOĞLU OPERASYONU AKŞAMINDA MİTİNG
Yoğun iştirakin sağlandığı mitingte CHP Genel Başkanı Özgür Özel açıklama yapıyor.
Aşık Veysel’in Sevecen Kırşehir şiiriyle konuşmasına başlayan Özel:
“Her çarşamba İstanbul’da her hafta Anadolu’nun bir şehirnde adaletsizliğe karşı, haksızlığa karşı, seçtiklerimize sahip çıkmak, irademize sahip çıkmak için Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten emanet cumhuriyete, demokrasiye, sandığa sahip çıkmak için meydanları dolduruyoruz. Bu meydanların dolacağına inanmayanlar ‘Yazın miting mi olur, yazın ortasında kalabalık mı olur?’ diyenler, artık görüyorlar ki biz buralara miting yapmaya değil Türkiye için aksiyon yapmaya geliyoruz.
Bu Kırşehir, burası 1954 seçimlerinde Osman Bölükbaşı iktidara karşı 4 milletvekilinin 4’ünü de kazandığında cezalandırılan, ilçe yapılan, bir diğer ile bağlanan ve iradesine baş tutulan bir kenttir. Kırşehir, tüm Türkiye’ye göstermiştir ki irade milletindir, millet ne derse o olur.
2019’da Kırşehir’i kazandığımızda herkes şaşırdı meğer ki biz Kırşehir’e, Kırşehir bize yabancı değildi.
47 yıl sonunda sizler sayesinde, milletimiz sayesinde, sizlerin takdiriyle 47 yıllık hasretimiz 31 Mart günü sona erdi. Artık kurulduğu gün üzere o gün de bugün de Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin birinci partisi oldu.
Ama maalesef bizim 47 yıl gösterdiğimiz sabrı, demokrasiye inancı birileri 47 ay gösterecekti. Cumhurbaşkanlığı seçim takvimine 47 ay vardı. Bırakın 47 ayı, 47 gün bile dayanamadılar. Zira onlar demokrasiyi işlerine gelince binilecek, işlerine gelince inilecek bir tren, bir tramvay diye gördüler. Ve milletin seçtiğine, biraz evvel mektubunu dinlediğiniz, üç defa üst üste İstanbul’u kazanan ve siz takdir ederseniz Türkiye’nin bundan sonraki Cumhurbaşkanı Ekrem İmamoğlu’na darbeye giriştiler.”
İMAMAOĞLU’NUN MEKTUBU OKUNDU
CHP Kırşehir İl Başkanı Şeref Baran Genç tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Silivri’den gönderdiği mektubu okuyor.
İmamoğlu, Silivri’den Kırşehir’e şöyle seslendi:
“İç Anadolu’nun kadim kenti hoş Kırşehir, benim hoş hemşerilerim, sevgili vatandaşlarım, değerli hanımefendiler, beyefendiler, sevgili gençler, canım çocuklar… Bozkırın tezenesi merhum Neşet Ertaş’ın hoş memleketi Kırşehir’e Silivri’den selam olsun. Hepinizi hasretle kucaklıyorum. Merhaba. Kırşehir, tam 39 yıl sonra Cumhuriyet Halk Partisi’nin toplumsal belediyecilik anlayışına kavuştu. Tam 39 yıl sonra icraatçı ve halkçı belediyecilikle tanıştı. 2019 yılından bu yana Kırşehir için canla başa çalışan Selahattin Ekicioğlu Liderime yürekten teşekkür ediyorum.”
“ADALETİN TERAZİSİ BU TOPRAKLARDA
ÇOK UZUN VAKİTTİR İSTİKRARDA DEĞİL”
“Sizlere özgürlüğün hasretiyle sesleniyorum. Yüz yüze olamasak da her birinizin sesini duyuyorum. Kalbinizdeki, yüreğinizdeki adalet arayışını hissediyorum. Hepimiz çok güzel biliyoruz ki, adaletin terazisi bu topraklarda çok uzun vakittir istikrarda değil. Hayatımızın her alanında adalet arıyoruz. Adaletsizlik, sadece bana, millet iradesinin seçtiği CHP’li belediye liderlerine ve yol arkadaşlarıma yapılmıyor. Bir büyük adaletsizlik emeği çalınan emekçiye, alın terinin karşılığını alamayan çiftçiye, hayatını çalışmakla geçirmiş emekliye, kanılarını özgürce söz etmek isteyen gence, iş hayatında yer almak isteyen, sokaklarda korkmadan dolaşmak isteyen bayanlara da yapılıyor.”
“GÜZEL ÜLKEMİZİN HER YANINDA ADALETSİZLİK KOL GEZİYOR”
“Mahkemelerde adaletin terazisi eşit tartmıyor. Elde ettiğiniz gelirde, ödediğiniz vergide adalet yok. Kaliteli eğitim ve sıhhat hizmetlerine herkes eşit olarak ulaşamıyor. Devletin kaynaklarından, bir avuç ayrıcalıklı zümre hariç kimse yararlanamıyor. Hoş ülkemizin her yanında adaletsizlik kol geziyor. Hoş ülkemizin her hanesinde adaletsizliklerin acısı yaşanıyor. Hayatımızın her alanında bir yangın var. İktidar sahipleri, orman yangınlarını söndüremiyor. Mutfaktaki yangını söndüremiyor. Adalet sistemindeki yangını söndüremiyor. Gençlerin, bayanların, emeklinin, personelin yüreğindeki yangını söndüremiyor. İktidar sahipleri, milletin yüreğindeki yangını söndüremiyor. Çürümüş bir sistemin esiri olmuş, sorumluluk almayan, her yanılgısında hatalı arayan bir iktidarla karşı karşıyayız.”
“BİZ, TÜRKİYE’Yİ YALNIZCA YÖNETMEK İÇİN DEĞİL;
ONARMAK, GÜZELLEŞTİRMEK, KALKINDIRMAK İÇİN YOLA ÇIKTIK”
“Türkiye bu türlü büyüyemez, bu türlü güçlenemez. Türkiye, lakin ve lakin kayıtsız ve kuralsız adaletin hâkim olduğu bir ülke olursa, rahmete, refaha ve bolluğa kavuşur. Biz, Türkiye’yi yalnızca yönetmek için değil; onarmak, düzgünleştirmek, kalkındırmak için yola çıktık. Bu yolun ismi adalettir. Bizim davamız, milletin yüreğinde hissettiği işte bu adalet davasıdır. Bizim davamız, sırf bir kişinin özgürlük hakkını değil; Türkiye’nin tüm vatandaşlarının adil, eşit, özgür ve onurlu bir hayat sürdürebilmesini kapsar. Biz, bu haklı adalet ve hürriyet davasının neferleri olarak biliyoruz ki, herkes için ve her yerde evvel adalet evvel hürriyet demeden hayalimizdeki Türkiye’ye ulaşamayız. Bu yüzden daima birlikte, daima bir ağızdan ve sürekli şu parolayı söyleyeceğiz: Herkes için, her yerde; evvel adalet, evvel hürriyet.”
“BENİ DÖRT DUVAR ORTASINA DA KOYSALAR…”
“Sizinle birlikte hayal ettiğimiz Türkiye, yalnızca adaletli bir yargı sistemine değil, tıpkı vakitte istikrarlı bir kalkınmaya, üreten ve refahı adil paylaşan bir tertibe sahip olacak. Milletimizle birlikte demokrasinin, adaletin, refahın, istikrarın ve barışın karar sürdüğü bir Türkiye hayali için gece gündüz çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Yıllardır çektiğimiz acılara tuz basan değil, merhem olan bir siyaseti yürütmeye devam edeceğiz. Beni dört duvar ortasına da koysalar; fikirlerimi, umutlarımı, Kırşehir’e olan sevgimi hapsedemezler. Sizlerle birlikte kurduğumuz hoş yarınların hayali hâlâ ayakta. Adil bir Türkiye’ye ulaştığımızda, birbirimize bakacağız ve ‘biz başardık’ diyeceğiz. Ve işte o vakit her şey çok hoş olacak. Ekrem İmamoğlu. Silivri Zindanı.”
