Eski CHP Genel Sekreteri Başkan Sav, Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde yapılan CHP’nin 22’nci Harikulâde Kurultayı’na dair açıklamalarda bulundu.
Sav, “CHP ile uğraşmak, CHP’nin içini karıştırmaya çalışmak hiç kimsenin haddine değildir. Yeri, mevki, makamı ne olursa olsun hiç kimse CHP ile uğraşmaktan sonuç alamayacaktır. Bugünkü kurultay sonucunda bunu çok daha rahat göreceğiz” tabirlerini kullandı.
Sav, şunları kaydetti:
Direniş ustası Pir Sultan Abdal ne diyor, ‘derdim çoktur hangisine yanayım’ Bizim de sıkıntımız çok, yeniden ‘tazelendi yürek yarası’ diyor, yürek yaramız da tazelendi. Aslında bu kurultay büyük zahmetleri aşarak yargı ve siyasal iktidarın baskısını kırarak gerçekleştirilen bir kurultay. Nedensiz değil, 31 Mart 2024’te Türkiye’nin birinci partisi olarak çıkan CHP’nin giderek yükselişi dikkatleri çekti ve CHP’nin yürüyüşünü engellemeye nasıl çabalarız, nasıl uğraş gösteririz teşebbüsleri başladı. Peş peşe gelen sorunlar belediye liderlerimizin tutuklanması, gerisinden CHP’nin iç işlerine, kurultaylarına müdahale, seçilmiş organların yok sayılması uğraşı CHP’nin bir yandan da toplumun ezilen kesitleriyle birlikte geleceği kurma çabası içinde geçti. Mahkeme koridorlarından, hapishane dehlizlerinden çıkarak bir uğraş gerçekleştirmeye çalıştı CHP. Bunu da delegelerin çabalarıyla gerçekleştirme yolunda. Aşikâr oldu ki 6 Nisan’da yapılan kurultayımız kimi etrafları tatmin etmedi.
“İMAMOĞLU HİÇ HAYIFLANMASIN BU GÜNLER GEÇECEK”
6 Nisan kurultayına gölge düşürmeye çalışanlar bugün kurultayın gerçek sahibi olan delegelerimizden hak ettikleri karşılığı alacaklardır. Doğal içimizdeki meşakkat bir yandan da son vakitlerde cumhurbaşkanı adayımız hakkında verilen mahkeme kararları oldu. Ekrem İmamoğlu hakkında verilen kararlar görülüyor ki mutlaklaştığı takdirde siyasi yasakla yüz yüze geleceğini gösteriyor. Yargıtay’dan bu kararın döneceğini düşünüyorum. Diplomasının geçersizliğine ait olan kararın da ilerde düzeleceğini düşünüyorum. Sevgili İmamoğlu hiç hayıflanmasın bu günler geçecek.
Tarihte bunların çok örneği yaşandı. Bizim ülkemize Bölükbaşı olayı var. Onun yüzünden vilayet, ilçeye çevrildi Kırşehir. Mahpuslara atıldı lakin Bölükbaşı dimdik ayakta kaldı. Zincirbozan’a Süleyman Demirel, Bülent Ecevit, Deniz Baykal gitti. Bunlar döndüler partilerinin genel başkanı oldular, cumhurbaşkanı oldular, başbakan oldular. Görülüyor ki hapishaneye atmakla yargılamadan sonuç almakla işler değişmiyor. Siyasi tarih öbür göstergeleri yaşıyor. Dünya tarihinde Mandela örneği vardır. 27 yıl mahpusta yattıktan sonra Güney Afrika’nın Devlet Başkanı olmuştur Mandela. O nedenle bütün süreçler ve hareketler Sayın İmamoğlu başta olmak üzere kimseyi yıldırmamalı. CHP olarak hiç hayıflanmadan serin kanlılığımızı koruyarak başta genel liderimiz ve yöneticilerimiz olmak üzere bugünlere geldik. Aslında şubat ayında bu türlü delegenin davetiyle kurultay toplanabilirdi. Bunu söylem etmiştim, o vakit söylemiştim. O badireyi o vakit atlatabilirdik fakat yeniden de gecikmiş değildir.
Delege bu karmaşaya ‘durun bakalım’ diye el koydu. Noterde toplanan kâfi ve geçerli imzalarla bugünkü kurultay toplanır duruma geldi. Bugünkü kurultayın öteki kurultaylardan farklı bir manası var. Siyasi Partiler Kanunu’nun 14, tüzüğümüzün de 48. hususlarında harikulâde kurultay formüle edilmiştir. İnanılmaz kurultayı genel lider çağırabilir, nisan ayında çağırdı. PM çağırabilir ikinci organ olarak ve bugün olduğu üzere delegeler de çağırabilir. Delegelerin yarıdan fazlasının imzasıyla onların belirleyeceği gündemle toplanır, bugün delegelerin çağırdığı bir kurultay.
“MUTLAK BUTLAN DAVASI BUGÜNKÜ KURULTAYLA DÜŞMÜŞ OLACAK”
Ben 6 Nisan’da, ‘tarihin derinliklerinden gelen esaslı CHP’nin kurultayını yaptırtmamaya kimsenin gücü yetmez’ demiştim. Gücü yetmedi, yetmeyecek. Bugün bunu görüyoruz. CHP ile uğraşmak, CHP’nin içini karıştırmaya çalışmak hiç kimsenin haddine değildir. Yeri, mevki, makamı ne olursa olsun hiçkimse CHP ile uğraşmaktan sonuç alamayacaktır. Bugünkü kurultay sonucunda bunu çok daha rahat göreceğiz. Alışılmış bunun peşini bırakmayacak parti dışından ve içinden işbirlikçiler CHP’nin bu kurultayı ile de uğraşacaklardır. Geçmişteki davaları karıştırmaya çalışacaklardır. Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi önlem kararı vermedi. Bugün yapılacak kurultaydan çıkacak sonuç Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açılan mutlak butlan davasını da sonuçsuz bırakacaktır. Hukukçuluğumun verdiği bilgi ve birikimle söylüyorum, 24 Ekim’deki mutlak butlan davasının bugünkü kurultayla düşmüş olacağını, konusu kalmayan davanın da reddedileceğini bekliyorum.
“HİÇBİR YARGI KARARI, HİÇBİR SİYASİ KARAR BİZİM YÜRÜYÜŞÜMÜZÜ DURDURAMAZ”
Ayrıca daima söylerim tekrar söylüyorum Mustafa Kemal’in önderliğinde Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti ve Kuvayımilliye’nin devamı olarak kurulan bir parti CHP. Bugün 102 yaşına gelmiş bir parti ile uğraşmak o kadar kolay değil, hiçbir babayiğitin de harcı değildir. Hiçbir yargı kararı, hiçbir siyasi karar bizim yürüyüşümüzü durduramaz. Genç, dinamik, yetenekli bir genel lider ve onların çalışma arkadaşlarıyla CHP, gayesine yanlışsız emin adımlarla gidiyor. Daha dün açıklanan anketlerde CHP’nin yüzde 41’i bulduğu görülüyor. Bu demektir ki bu yaşadığımız süreçler, partinin içini karıştırmaya çalışanlar, parti içinden işbirlikçileri bularak dava açtıranlar emellerine ulaşamayacaktır. Parti emin adımlarla yoluna devam ediyor. Ne diyor Mustafa Kemal, ‘Umutsuz durumlar vardır, umutsuz beşerler yoktur. Ben umudumu hiç kaybetmedim’ diyor. İçerideki delegeler hiç umutlarını kaybetmeyen beşerler. Onlar CHP’yi muvaffakiyete ulaştıracaktır. Muvaffakiyet CHP’nin olacaktır, inanıyoruz, başaracağız.”
