İsrail akınlarının en ağır anlarında, İran merkezli özel havayolu şirketi Mahan Air’e ilişkin bir yolcu uçağı Tahran’a inançlı halde iniş yaptı.
Füzelerin havada uçuştuğu dakikalarda İran hava alanına giren uçak, rastgele bir ziyan görmeden maksada ulaşarak büyük tartışmaların odağı haline geldi.
Uçuşun gerçekleştiği sırada bölgedeki hava savunma sistemlerinin yüksek alarmda olduğu, hatta İsrail tarafından balistik füze tehditlerine karşılık hava alanının bir müddetliğine kapatıldığı biliniyordu. Bu nedenle, uçağın böylesi bir atmosferde rotasına devam etmesi ve inişi, sivil havacılık güvenliği açısından soru işaretleri yarattı.
Mahan Air’in uçuş güvenliğine dair geçmişte de farklı ülkelerle meseleler yaşadığı biliniyor. Şirket, ABD tarafından terör örgütleriyle kontaklı olduğu gerekçesiyle uzun müddettir yaptırımlar listesinde yer alıyor. Ayrıyeten kimi Avrupa ülkeleri, Mahan Air’in kendi hava alanlarına girişini yıllar evvel yasaklamıştı.
Yaşanan son gelişme, memleketler arası alanda hem havacılık otoriteleri hem de güvenlik uzmanları ortasında önemli bir tartışmayı tetikledi. Uçağın İran’a iniş yaparken hava savunma sistemlerinin nasıl devre dışı bırakıldığı ya da bilgilendirilip bilgilendirilmediği üzere ayrıntılar şimdi açıklığa kavuşmuş değil. Fakat uzmanlar, bu durumun gelecekte emsal kriz anlarında sivil havacılığın nasıl etkileneceğine dair yeni tedbirler alınması gerektiğine işaret ediyor.
