Sivas’ta 6 Mayıs tarihinde, köyden konutuna dönen Ayşegül Şimşek, iki çocuğu Umutcan ve Melisa Şimşek’i elleri plastik kelepçe ile bağlanmış ve boğazları kesilerek öldürülmüş halde bulmuştu.
Polisin incelemeleri sonucu şüphelinin Ankara’da yaşayan Hüseyin Sönmez olduğu belirlendi.
Sönmez’in, konuta kamufle formda girip ve cinayetleri işledikten sonra yine Ankara’ya döndüğü öğrenildi.
SUÇLAMALARI REDDETTİ
Ankara’da gözaltına alınarak, sorgulanmak üzere Sivas’a getirilen Hüseyin Sönmez, hakkındaki cinayet savlarını reddetti.
Tutuklanan Sönmez’in savcılıkta verdiği söze nazaran Sönmez, 2 gün evvel çocukların annesi Ayşegül Şimşek’ten 5 yıl evvel kaybolan eşi Uğur Şimşek’e verdiği parasını tahsil etmek için geldi, lakin kimseye ziyan vermeden tekrar Ankara’ya döndüğünü söyledi.
“500 BİN ALACAĞIM VARDI”
Savcılık sözünde Sönmez, Umutcan ve annesi Ayşegül Şimşek’i 5 yıl evvel çıktıkları televizyon programı nedeniyle tanıdığını söyledi. Hakkındaki cinayet suçlamalarını kabul etmeyen Sönmez, “Melisa Şimşek’i tanımam. Uğur Şimşek’le daha evvel iş yaptık. 5 yıl evvel beni dolandırdı. Sonra kaybolup sırra kadem bastı. Ankara Sincan’da yaşarım. Uzun yıllardır Ankara vilayetinde yaşarım. Pazar akşamı ya da pazartesi akşamı Alanya’dan otobüse bindim. Sivas vilayetine geldim. Pazartesi ya da salı gününden beri Sivas’taydım. 1 gece otogarda kaldım. 1 gece de sokaklarda, parklarda kaldım.
Benim Uğur Şimşek’ten 2020 yılında 500 bin TL alacağım vardı. Yaklaşık 3 ay evvel Ayşegül Şimşek bana Telegram’dan ulaştı. Benim o vakit kullanmış olduğum telefonumu sattım. Telefonu sıfırlayıp sattım. Telegram’daki yazışmalar süreliydi. 1 gün sonra siliniyordu, hasebiyle elimde bildiriler yoktur. Ayşegül Şimşek’te de iletiler olduğunu sanmıyorum. Olabilir de o mevzuda bilgim yok. Zira bildiriler siliniyordu” biçiminde konuştu.
“PARAYI ALMAK İÇİN GELDİM”
Sönmez, tabirinin devamında şunları söyledi:
“Ayşegül Şimşek mayıs ayında bana para vereceğini söyledi. ‘Uğur Simşek hakkındaki şikayetinden vazgeç’ diye söylemişti. Ben de bunu almak için geldim. Mayıs ayında param gelecek diye heyecan yapmaya başladım.
Pazartesi yahut salı günü Sivas’a geldim, 1 gün otogarda kaldım, 2 günde Sivas’ta dolaştım, rastgele bir otelde kalmadım. 8 gün boyunca 3 defa Alanya’ya ve Sivas’a gittim, geldim. En son 3-4 gün Sivas’ta kaldım. Sivas’ta kalmamın sebebi, Alanya’da param bitmişti. Ailem 2 bin TL göndermişti. 1600 TL’siyle Alanya’dan Sivas’a geldim.
Kalan 400 TL ile 3 gün yönetim ettim. Kılavuz Mahallesi’nde bulunan İdil Apartmanı’na hiç gitmedim. Tekke Mezarlığı’na hiç gitmedim. Salı gecesi tekrar Ankara’ya döndüm. Mutlaka onların oturdukları apartmana girmedim.
Umutcan ve Melisa Şimşek’i ben öldürmedim, oturdukları konutları de bilmiyorum. Melisa’yı zati hiç görmedim, tanımam. Umutcan’ı ise televizyona çıktığında görmüştüm. Benim anksiyete bozukluğum, ileri derecede kişilik bozukluklarım var. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum.”
“STRESTEN SİVAS VİLAYETİNE GELDİM”
Sivas’ta kaldığı 3 gün boyunca telefonu olmadığı için Ayşegül Şimşek ile irtibata geçmediğini söyleyen Sönmez, kendisine daha evvelce hesap ve IBAN numarası verdiğini belirtti.
IBAN numarası bulunmasına karşın kente neden geldiği ve maskeli imajlarının tespit edildiğinin sorulması üzerine Sönmez, şöyle karşılık verdi:
“8 gün boyunca gerilim içerisindeydim. O gerilimden sebeple Sivas vilayetine geldim. Sivas vilayetinde maske taktım. Psikiyatri ilaçlar kullanıyorum. Gerilim altına girdiğim vakit nefes alışımı düzenlemek ve oturup dinlenmek için kullanıyorum”
Sivas’tan Ankara’ya otostop ile gittiği belirten Sönmez, “Ankara’ya otostop çekerek gittim, cebimde hiç para yoktu. Otogara da gittim. O saatlerdeki otobüslerin biletli yolcuları olmadığı için otogara giriş yapan otobüs olmadı. Sivas’ın çıkışına hakikat plakasını hatırlamadığım bir araca bindim” dedi. Ayşegül Şimşek’ten alınan sözde kendisiyle bağlantı kurmadığının söylenmesi üzerine de “Ayşegül Şimşek palavra söylüyor. Kendisi Telegram’dan parayı ödeyeceğini söyledi” sözlerini kullandı.
“ELİMİ CAM KESTİ”
Sönmez’in elinde bulunan kesikle ilgili soruya “Elimi Sivas’ta kesmedim, bundan eminim. Yozgat’a yanlışsız gidiyordum. Bir otomobil beni indirmişti. Kenarda dinlenmek için durduğumda, elimi yere koyduğumda, bir cam kırığı elimi kesti. Benim elimin kesildiği yer, Sivas’ın dışı olsa bile Sivas’ta kan damlaları olabilir. Tırnağımı ağzımla koparırım. O sebeple elimden kan bir yerlere damlamış olabilir” halinde cevap verdi.
