Erzurum’da yaşayan el sanatları ustası 51 yaşındaki Bülent Yazıcı, 15 yıl evvel internetten görerek başladığı naht sanatında bine yakın eser üretti.
Çocukluk yıllarından itibaren el sanatlarına ilgi duyan Yazıcı, 15 yıl evvel internetten izlediği bir görüntü ile naht sanatına yöneldi.
Zamanla bu alanda ustalık kazanan Bülent Yazıcı, yıllardır sabırla ahşabı işliyor.
Profesyonel olarak ilgilendiği naht sanatını Erzurum Büyükşehir Belediyesi Meslek Edindirme Kursları’nda bulunan atölyede icra eden Yazıcı, şu ana kadar bine yakın eser üretti.
Çalışmalarının bir kısmını satarak yarar sağlayan Yazıcı, bir kısmını da hem stantlara gönderiyor hem de devlet büyüklerine ikram ediyor.
“BAKTIĞIMDA DUYDUĞUM HAZZI DİĞER HİÇBİR ŞEYDE BULAMUYORUM”
Bülent Yazıcı, AA muhabirine, naht sanatında ahşap oyma ve kabartma teknikleriyle yapıtların ortaya çıktığını söyledi. Çocukluk yıllarından beri el sanatları ile ilgilendiğini söz eden Yazıcı, “15 yıl evvel internette bir ustamızın naht sanatını yaptığını gördüm. Sonra o alanda çalışmalar yapmaya başladım ve ustalaştım.” dedi.
Bir yapıtın ortaya çıkmasının büyük bir sabır gerektirdiğini anlatan Yazıcı, şöyle konuştu:
“İlk başta tasarım kısmından başlıyoruz. Sonra kağıt üzerinden çıktılar alıp kullanacağımız ağaç hangisi ise onun üzerine çıktılarımızı yapıştırıyoruz. Daha sonra kol ve kıl testere ile hepsini tek tek kesiyoruz ve yerini hazırlıyoruz. Yer için boya, kumaş ve yapıştırıcı üzere farklı gereçler kullanıyoruz. Akabinde hepsini bir ortaya getirip yapıtı ortaya çıkarıyoruz. Bu sanat, çok büyük bir vakit ve sabır istiyor, lakin bitince de çok büyük haz duyuyorsunuz. Eseri bitirip karşısına geçip baktığımda duyduğum hazzı, öbür hiçbir şeyde bulamıyorum.”
“7 BİN MATKAP DELİĞİ VAR”
Yapılan yapıtlarda binlerce kesimin kullanıldığını da belirten Yazıcı, “Fatiha Mühleti tablosunun evvel dizaynını yaptık, sonra kısma başladık. Çok hassas ve ince bir bölümü var. Harekeleri tek tek kesip sonrasında tıpkı yerlerine montajladık. Yaparken çok dikkat ediyoruz. Harekeler, çizgi yazısında olduğu üzere tıpkı yerine gelmesi lazım. Yaklaşık 7 bin matkap deliği var. Bu türlü bir eser için 7 bin defa kıl testere ile girip, kesip, çıkıyoruz. Üretimi 22 gün sürdü.” diye konuştu.
Naht sanatının Selçuklu periyodunda klasik sanatlar ortasında yerini aldığını söyleyen Yazıcı, sanatı unutulmaması ismine gençlere öğretmeye çalıştığını kelamlarına ekledi.
