Ekonomide işler uzun müddettir âlâ gitmiyor. Çift haneli enflasyonla mücadele için eski bakanı göreve çağıran Erdoğan idaresi, değil istikararı yakalamak daha kalıcı problemler yaratabilecek bir süreç yürütüyor.
Hazine ve Maliye Bakanı olarak göreve gelen Mehmet Şimşek’in iktisat yönetminin başına geldikten sonra devreye aldığı sıkı para siyaseti, enflasyonla uğraşını kazanabilmiş değil. Üstüne eklenen siyasi krizlerle iktisat değil çıkmak daha da derinleşen bir krizi yaşıyor.
Halk uzunca müddettir ekonomik tablodan rahatsızken, iş dünyasından da tenkitler gelmeye başladı. Son olarak Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, uygulanan sıkı para siyasetinin endüstriyi derinden etkilediği eleştirisini lisana getirdi.
Ardıç uygulanan sıkı para siyasetinin enflasyonla gayret ve istikrar maksadı taşımasına rağmen ekonomik yavaşlamaya sebep olduğunu ifade etti:
ASO Başkanı şu tespitte bulundu: “Bu sürecin en tehlikeli istikameti ise, sanayi kesiminde yaşanan daralmanın uzun vadeli yapısal tahribata dönüşme riskidir.”
Sanayi bölümünün, üretim altyapısının atıl kalması, nitelikli işgücünün kaybı, makine ve ekipmanların paha kaybı üzere ögeler nedeni ile toparlanmada zahmet çektiğini belirten Seyit Ardıç, bu durumun potansiyel büyüme kapasitesini de sınırladığını tabir etti.
“SÜREÇ SANAYİ AÇISINDAN SANCILI”
Sıkılaştırıcı siyasetlerin olumsuz yanlarını sıralamaya devam eden Ardıç, yüksek faizin yatırım ve üretim kararlarını olumsuz etkilediğini böylece işletme sermayesi gereksiniminin karşılanamadığını söyledi ve başta KOBİ’ler olmak üzere gerçek bölümde ciddi tahribatlar yaşattığını aktardı.
Ardıç, teşvik sistemini, endüstrinin sürdürülebilir dönüşümünü destekleyecek bir adım olarak gördüğünü belirtti.
“ÜRETMEK KOLAY DEĞİL, HELE Kİ BU BELİRSİZLİK ORTAMINDA”
Zor şartlara karşın umutlarının olduğunu söz eden Ardıç şunları kaydetti:
“Üretmek kolay değil, hele ki belirsizliğin, ekonomik dalgalanmaların ve değişimin böylesine süratli olduğu bir dünyada hiç kolay değil. Lakin biliyorum ki, biz endüstriciler, ne vakit zorlansak, içimizdeki dayanıklılığı yine keşfediyoruz”
Sıkılaştırıcı siyasetlerin maliyetini en çok sanayi bölümünün yaşadığını datalarla anlatan Ardıç enflasyon datalarına bakıldığında hala kat edilemsi gereken kıymetli bir aralık olduğunu vurguladı.
Ardıç’a nazaran, para siyasetinde atılan rasyonel adımlar, maliye siyasetinden gelecek güçlü takviyeyle birlikte muvaffakiyete ulaşmanın anahtarı olacak.
Ardıç’ın tasarruf ve halk beklentisine dair söyledikleri ise çarpıcı:
“Kamuda tasarruf yapıldığına ait güçlü ve somut örnekler, kamuoyunda enflasyonun düşeceğine dair beklentiyi kuvvetlendirecektir.”
Ekonomim‘de yer alan habere nazaran, İran-İsrail tansiyonuna işaret eden ASO Başkanı Ardıç, Türkiye’nin de savunma sanayiinde dışa bağımlılığının azaltılması gerektiğini vurguladı. Ardıç bu bağımlılığın iktisattan teknolojiye her alanda gerçekleşmesi gerektiğinin altını çizdi.
VİZE SORUNU
Avrupa ile yaşanan vize meselesine da değinen Ardıç AB ile ticari alakalara değinerek, “Bu sürdürülebilir bir durum değil, stratejik bağlarda kabul edilemez.” dedi
