İsrail’in 7 Ekim 2023’ten beri tarihin en büyük soykırımlarından birini uyguladığı Filistin, memleketler arası toplumdan acil tahlil beklerken, Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde “Filistin Sorununa Tahlil Bulunması ve İki Devletli Tahlilin Hayata Geçirilmesi Bahisli Yüksek Seviyeli Memleketler arası Konferansı” düzenleniyor.
Filistin’de yaşananlara karşı memleketler arası yansılar giderek artarken, geçtiğimiz aylarda İsrail’in katliamlarına karşı Filistin devletini Eylül ayında tanıyacaklarını duyuran Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, konferansta Filistin’in tanıdıklarını duyurdu.
Fransa’nın akabinde Belçika, Lüksemburg, Monako ve Malta da Filistin’i tanıma kararı aldı.
BELÇİKA
Belçika Başbakanı Bart De Wever, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanıdığını açıkladı.
Başbakan De Wever, Fransa ve Suudi Arabistan öncülüğünde düzenlenen Birleşmiş Milletler bünyesinde Filistin Problemine Tahlil Bulunması ve İki Devletli Tahlilin Hayata Geçirilmesi Bahisli Yüksek Seviyeli Milletlerarası Konferans’ta konuştu.
Belçika’nın her vakit iki devletli tahlili savunduğunu ve New York Bildirgesi’nin imzacıları ortasına katılarak bu kararlılığını bir sefer daha teyit ettiğini belirten De Wever, ülkesinin bu duruşu Gazze’ye gönderdiği insani yardımlarla da gösterdiğini söyledi.
De Wever, “Son vakitlerde en acil muhtaçlıkları karşılamak için 190 tondan fazla insani yardım materyalini havadan gönderdik. Belçika hükümeti Gazze’ye yönelik insani yardım bütçemize 12,5 milyon avro daha eklemeye karar verdi.” dedi.
Batı Şeria’daki yasa dışı yerleşim faaliyetlerine de değinen De Wever, “Filistin Devleti” mümkünlüğünü canlı tutma gerekliliğini doğrulayan memleketler arası bir cevabın olmaması durumunda, iki devletli tahlil imkanının kaybedilmesinden telaş duyulduğuna işaret etti.
De Wever, “Başbakan (Binyamin Netanyahu) da dahil olmak üzere bir dizi İsrailli bakanın, Filistin Devleti’nin asla var olmayacağı istikametindeki son açıklamaları, Filistinlilerin kendi devletlerine sahip olma hakkını ve muhtaçlığını tekrar teyit etmek için ek bir nedendir. Bu nedenle Belçika, Filistin Devleti’nin tanındığını duyuran ülkeler kümesine katılarak bugün dünyaya güçlü bir siyasi ve diplomatik bildiri veriyor.” sözlerini kullandı.
Ülkesinin tanıma sürecini ilerleteceğini lisana getiren De Wever, “tüm esirler hür bırakıldıktan ve Hamas üzere tüm terör örgütleri Filistin idaresinden uzaklaştırıldıktan sonra” Belçika büyükelçiliğinin açılması ve memleketler arası mutabakatların imzalanması da dahil olmak üzere yeni Filistin devletiyle diplomatik ilgilerin aktif halde yürütüleceğini bildirdi.
LÜKSEMBURG
Lüksemburg Başbakanı Luc Frieden, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanıdığını açıkladı.
Frieden, Fransa ve Suudi Arabistan öncülüğünde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde Filistin Sorununa Tahlil Bulunması ve İki Devletli Tahlilin Hayata Geçirilmesi Bahisli Yüksek Seviyeli Milletlerarası Konferans’ta konuştu.
Lüksemburg’un barışın bir kesimi olarak konferansta bulunduğunu söz eden Frieden, “Lüksemburg’un bugünden itibaren Filistin Devleti’ni resmen tanıdığını ilan ediyorum. Bu bir sürecin sonu değil, umuda, diplomasiye, diyaloğa ve birlikte yaşama fikrine bağlılığın başlangıcıdır.” dedi.
Frieden, iki devleti tahlili desteklediklerini anımsatarak, “Önümüzdeki yol kolay olmayacak. Bu tanımanın tek başına kâfi olacağını sav etmiyoruz fakat kaybedilen siyasi ufka ivme kazandırmaya katkıda bulunacağını umuyoruz.” diye konuştu.
Barışın adım adım, tuğla tuğla inşa edildiğini belirten Frieden, “Bu tanıma kararımız yaslı ailelere bir ileti, çocuklara ve hala vazgeçmemiş olanlara bir umut olsun.” sözlerini kullandı.
MONAKO
Monako Prensi 2. Albert, ülkesinin Filistin Devleti’ni tanıdığını açıkladı.
2. Albert, Fransa ve Suudi Arabistan öncülüğünde düzenlenen Birleşmiş Milletler (BM) bünyesinde Filistin Sıkıntısına Tahlil Bulunması ve İki Devletli Tahlilin Hayata Geçirilmesi Bahisli Yüksek Seviyeli Memleketler arası Konferans’ta konuştu.
Monako’nun başından beri İsrail’in inançlı ve tanınmış sonlar içinde yaşaması ile Filistin halkının hükümran ve demokratik bir devlete sahip olma hakkını yüksek sesle savunduğunu lisana getiren 2. Albert, “Bugün, İsrail’in varlığına olan sarsılmaz takviyemizi yine teyit etmek ve birebir vakitte Filistin’i memleketler arası hukuk kapsamında bir devlet olarak tanımak istiyoruz.” dedi.
Monako Prensi, “Şu anda burada, sizin huzurunuzda yaptığım şey budur.” tabirini kullandı.
2. Albert, temel haklara hürmet temelinde sürdürülebilir bir tahlil istikametinde ilerlemenin her zamankinden daha acil ve değerli hale geldiğini vurguladı.
Barışın, ufukta meçhul bir umut olarak kalmaması gerektiğinin altını çizen 2. Albert, iki devletli tahlilin, kalıcı istikrara giden yolu açacağını ısrarla savunmaya devam edeceklerini kaydetti.
2. Albert, “Barış, kararnameyle sağlanamaz. Ortak iradeyle inşa edilir.” sözleriyle kelamlarını tamamladı.
Monako Prensliği, Batı Avrupa’da Akdeniz kıyısında yer alan ve Vatikan’dan sonra dünyadaki en küçük ikinci bağımsız devlettir.
Aynı halde Malta da Filistin’i tanıdığını duyurdu.
