Suriye’nin Süveyda bölgesinde 13 Temmuz’da Arap Bedevileri ve Dürziler ortasında başlayan, daha sonra Şam’daki süreksiz idarenin HTŞ birliklerini de Bedevilerin yanına göndermesiyle devam eden çatışmalarda 25 Temmuz’da ateşkes muahedesi imzalandı.
ABD, Şam idaresi, ve Dürzilerin hakkını savunduğunu öne süren İsrail ortasında yapılan muahede kapsamında HTŞ idaresine ilişkin tüm kurum ve kuruluşların Süveyda’ya girişi yasaklanmış güvenliğin lokal güçler tarafından sağlanacağı ve ateşkesi ABD’nin denetleyeceği bildirilmişti.
2 GÜNDE 25 KİŞİ ÖLDÜ
Ancak dün çıkan ve 4 kişinin öldüğü çatışmaların akabinde ateşkes bugün de ihlal edildi. Londra merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Suriye’nin Süveyda bölgesinde ateşkesin üst üste ikinci gün ihlal edildiğini duyurdu. Kentte bugünkü çatışmalarda 21 kişinin ölmesiyle birlikte 2 günde toplam 25 kişi ölmüş oldu.
TEL HADİD ŞAM İDARESİNİN ELİNDE
Çatışmaların Süveyda bölgesini zirveden gördüğü ve Batı Süveyda’ya giden yolları denetim etme imkanı sağladığı için stratejik ehemmiyete sahip olan Tel Hadid bölgesi üzerinde devam ettiği bildirilirken, tarafı belirtilmeyen, “silahlı kişilerin” bölgenin denetimini ele geçirdiği aktarıldı. Şam’daki idareye bağlı savaşçılar Tel Hadid bölgesini ele geçirdiklerini öne sürmüştü.
ÖLÜ SAYISI 1517 OLDU
Aynı vakitte son datalarla birlikte 13 Temmuz’da başlayan çatışma ve şiddet olayları kapsamında, vefat nedenleri ortasında yasa dışı infaz, İsrail’in hava taarruzları ve karşılıklı havan atakları olmak üzere bin 517 kişi hayatını kaybetti.
BARRACK’TAN SÜKUNET ÇAĞRISI
Ateşkesi tehdit eden dünkü çatışmanın akabinde ABD Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack bugün toplumsal medya hesabı üzerinden itidal daveti yaptı. Barrack şu sözleri kullandı:
“Dün Süveyda ve Menbiç’te rahatsız edici şiddet olayları yaşandı. Diplomasi, şiddeti durdurmanın, barışçıl ve kalıcı bir tahlil inşa etmenin en güzel yoludur. ABD, Süveyda’da bir tahlile aracılık etmekten ve kuzeydoğunun birleşik bir Suriye’ye yine entegrasyonunda Fransa ile birlikte arabuluculuk yapıyor olmaktan gurur duyuyor. Önümüzdeki yol Suriyelilere aittir; tüm tarafları sükuneti muhafazaya ve farklılıkları kan dökmek yerine diyalog yoluyla çözmeye çağırıyoruz. Suriye istikrarı hak ediyor. Suriyeliler barışı hak ediyor.”
